ŞİRKET, KURUM, KURULUŞLARA YÖNELİK ÇEŞİTLİ KİŞİSEL GELİŞİM ORGANİZASYONLARI YAPMAKTAYIZ.
GENİŞ BİLGİ İÇİN TIKLAYINIZ!
Kuruluşların değişime uyum sağlaması ve dönüşmesi o kurumu oluşturan çalışanların kişisel dönüşümü ile doğrudan ilişkili. Kişisel dönüşüm konusu bizim hassasiyetle üzerinde durduğumuz bir konu çünkü bilindiği gibi değişmeyen tek şey değişim ve bu değişime ayak uydurabilmek için kurum ve kuruluşlarda çalışan kişilerin kişilik anlamında gelişime entegre olabilecek düzeyde dönüşüme açık olması kaçınılmaz bir gerçek olarak önümüzde durmaktadır.
Birçok kurum, kuruluş halen motivasyon arayışı içinde çalışanlarını daha verimli kılmak için geçici çözümler aramaktadır. Bu durum bir seminerde veyahut birkaç atölye çalışmasında çözebileceğiniz kadar basit bir durum değildir.
Yazının Devamı
Farkındalık çalışmamız aslında zor çalışmalarımızdan biridir zira kişilerdeki farkındalık genelde ön yargılar, kibir, öfke, pasif agresif tavırlar, depresyon halleri, panik atak, ilişki sorunları, yaşamsal beklentilerin karşılanamaması sonucu oluşan umutsuzluk gibi durumlardan dolayı örtülü şekildedir.
Böylesi derin duygusal dalgalanmalar içerisinde kişide bir referans noktası yakalayarak farkındalık noktasında bir yol açmak sabır, sebatkarlık, disiplin ve karşılıklı emek gerektirmektedir. Ancak bu yakalandığında emekler bir şekilde sonuç verir ve kişi farkındalık noktasında kendine bir yol haritası çizerek yaşamın dayattığı hengame içerisinden bir farkındalık oluşturabilir.
Yazının Devamı
İki dernek, bir federasyon, iki engelli merkezi, bir aşevi ve birçok çalışmayı hayata geçirmiş bir sosyal girişimci olarak sosyal girişimcilik konusunda oldukça ip ucu verebileceğimi düşünüyorum fakat iş hayatı içerisindeki hengâme zamansızlığı da beraberinde getirmektedir ve kişilerin bunca zamansızlık içerisinde belirli ölçülerde dahi olsa bir sosyal girişimci haline gelebilmesi imkânsız olmamakla birlikte oldukça zor olabilmektedir.
Sosyal girişimcilik, çözüm odaklı, hassas bir bakış açısı ve planlama ile olaylara yaklaşarak mümkün olabilmektedir ve bu noktada kişilerin derin ön yargılarla sarılı çekinceleri bulunmaktadır. Tüm bu çekinceler ve ön yargılar noktasında soru-cevaplar ile yanlış bilinen birçok doğruya ışık tutacağız.
Yazının Devamı“Yok canım, benim başıma gelmez!” Evet, bu algı ne yazık ki epilepsi (sara hastalığı) konusunda birçok kişinin hem kendi hem de sevdikleri adına düştüğü devasa bir yanılgıdır. Epilepsi doğum anından ölüme kadar her kişinin her an çeşitli şekillerde maruz kalabileceği bir hastalıktır ve tedbirsiz, bilinçsiz bir şekilde bu hastalığa yakalanmak istemezsiniz.
Kişinin kendi ya da sevdikleri epilepsi ile ilk kez karşılaştığında ne yapacağını gerçek anlamda bilmiyorsa ilk epileptik atağının akabinde ağır psikolojik sorunlar yaşayabilmekte, bu psikolojik sorunlarla birlikte epilepsiden kurtulmak adına son derece bilinçsiz, rastgele adımlar atabilmektedir ki bu adımlar kişiyi sağlığına kavuşturmak yerine daha ağır sağlık sorunlarını beraberinde getirebilmektedir.
Yazının DevamıNeden başka bir insanın yaşadıkları size ilham versin ve bu ilham sizin ne işinize yarayabilir?
Aslında bu soruların cevabı kişinin yaşamdan ne beklediğiyle, kişinin yaşam içerisinde arayış içerisinde olup olmadığıyla paraleldir. Yani, biz yaşam içerisinde arayış içerisinde olmayan bir insana “Bak ben bunları yaşadım tüm bunlara rağmen şunları başardım, sen de yapabilirsin!” anlamına gelen birtakım şeyler atarsak dahi kişi arayış içinde değilse bir masal anlatıcısından ileri gidemeyiz.
Peki, ne yapmak gerekiyor ki kişi aktarılan konudan bir ilham alabilsin? İlham alabilsin ki yaşamı noktasında birtakım kararalar alarak değişim yaratabilecek adımlar atabilsin.
Yazının DevamıKişinin başka birinin başarı yolculuğunu merak etmelerinin temelinde yatan sebep kendi başarı hikayesini yazması noktasında sıkıntı yaşaması ve bu sebepten dolayı ilham arayışıdır. Kişi böyle bir talep içinde olsa dahi bu talebi gerçekleştirebilecek donanıma sahip değilse dinlediği hikâye uyumaları için çocuklara anlatılan masalların ötesine geçemeyecektir.
Bu durumun fakrında olarak ilham verici hikayesi olan kişiler ile sizleri buluşturmamızın yanı sıra kişilerin yaşanmışlıkları üzerinden dinleyenlere neler katabileceği noktasında da hassasiyetle durmaktayız. Bu nedenle çalışmanın soru-cevap bölümüne mümkün olduğunca geniş yer vererek kişilerin karşılarındaki insanın ne şekilde başarıya ulaştığını daha iyi anlamalarını sağlamaya çalışıyoruz.
Yazının DevamıMotivasyon çalışmalarımızın belkemiğini “Helal olsun, siz yaparsınız!” balonundan daha ziyade kişilerin iç dinamiklerini keşfetmelerine yönelik farkındalık yaratma üzerine bina edilmiştir. Kendi dinamiklerini keşfedemeyen insanlara nasıl bir motivasyon sağlarsanız sağlayın geçicidir ve geçici çözümler çözüm olmamakla birlikte beraberinde hayal kırıklıkları da getirebilir.
Bu durum bir arabaya nitrojen gazı bağlamak gibidir. Araç gazı alınca ilk önce kısa süreliğine oldukça hızlanır fakat gaz bitince daha fazla yorulmuş bir motor ile eski süratine geri döner. Yani, kişide olmayan bir potansiyelin var olduğuna kişiyi ikna ederek potansiyel sahibi olmasını sağlamanız nafiledir zira kişinin potansiyeli karakteriyle paraleldir.
Dolayısıyla yüklediğiniz motivasyon yazılımının altını kişinin karakter gelişimini destekleyen yazılımlar ile doldurmazsanız yaptıklarınız nafile çabanın ötesine pek geçemez.
Yazının DevamıLiderlik konuşmalarımız ve yaptığımız tüm atölye çalışmaları bir liderin en önemli vasfını baz alarak yapılmaktadır yani tevazu. Evet biliyorum, liderlik dendiği zaman kişinin aklına ilk önce dominant olmak ve çalışanları noktasında bu dominant tavırla hakimiyet sağlamak belki de geliyor. Çok açıkça belirtmek isterim ki beraber çalıştığınız insanların pasif agresyon geliştirmesini, arkanızdan kuyu kazmasını istiyorsanız bu zihniyette devam etmeniz çok da yanlış olmaz.
Kısaca, bu çalışmamızda kurum, kuruluşlardaki üst düzey yöneticileri baz alıyoruz çünkü bu tür yöneticilerde inkarcılığın eşlik ettiği gizli narsis tavırla birlikte dominant bir kibir bulunabilmektedir. Bizim amacımız bu baskın tavrın iş yerinde bir kaos ortamı meydana getirmemesine destek olmanın yanı sıra yönetici pozisyonunda bulunan kişinin de psikolojik anlamda kendisine zarar vermesine engel olmaya yönelik uyum, tevazu, empati bazlı bir çalışma yürütmektir.
Yazının DevamıKişilerin zihin ve ruh sağlığı anlamında yaşamın getirdiği bazı krizler, çeşitli sancılı olayların akabinde gelen depresyon ve benzeri haller kişilerin zaman zaman psikolojik ilk yardıma ihtiyaç duymalarına sebebiyet vermektedir.
Çalışmanın temel amacı, bir nedenden dolayı psikolojik yıkıma uğrayan kişilere kısa süreliğine ilk yardımda bulunarak ayağa kalkmaları sağlamanın yanı sıra uzun vadede de ayakta kalmalarını sağlayacak olan kişisel dönüşüm desteğini de sağlamaktır.
Yazının DevamıEğitim dendiği zaman kendi adıma anladığım şey insani değerler eğitimidir. Kişi çeşitli insani değerlere sahip olmadığı sürece sahip olduğu eğitim sadece literatüre dayalı ezberci bir yaklaşımdan ibarettir. Bu nedenle eğitim çalışmamızı beş değer üzerine bina etmeye çalıştık hakikat, doğru davranış, şiddetten kaçınma, sevgi ve iç huzur.
Her bir değer kendi içerisinde birçok alt değer içermektedir ve her bir alt değer kişilere insani değerler noktasında birçok hatırlatmada bulunmaktadır. Zaten bu çalışmamızdaki temel amaç var olan insani değerleri katılımcılara hatırlatabilmektir.
Yazının Devamı